Trabzon şüphesiz ki günümüz Türkiye'sinin de en önemli kentleri arasındadır. Ancak Türkiye'nin Trabzon'u yeterince tanımadığını, bunun da büyük ölçüde Trabzon'un geçmişteki konumundan çok şey kaybetmiş olmasından kaynaklandığını açıkça görmek gerekiyor. Bunu görmemiz halinde, geçmişin mirasını harcamak yerine, geçmişin verdiği güçle yeni bir gelecek yaratabilir, Trabzon'a inanan ve Trabzon'u seven insanlar olarak, Trabzon'u kültürel, sosyal ve ekonomik açıdan layık olduğu konuma yeniden kavuşmasını sağlayabiliriz. Umarız Trabzonspor'un yeniden yükselişi, Trabzonspor'un dönüşü, bunun bir sembolü haline gelir.
Trabzon yukarıda da özetlendiği gibi köklü bir tarihe ve kültüre sahip, köklü olmanın da ötesinde, yüzyıllarca çok kültürlü, çok dinli, çok dilli kozmopolit yapısını korumuş önemli bir kenttir. Trabzon'da futbolun, Anadolu'nun diğer kent ve bölgelerine nazaran daha gelişmiş olmasının nedenlerinden biri budun. Trabzon'da futbolun ilk olarak burada yaşayan Rumlar tarafından oynandığı tahmin edilse de, bu oyun yeniliklere açık Trabzonlu Müslümanlarca da kısa bir sürede benimsendi. (Burada Rumlarla Türklerin sik sik futbol maçı yaptıklarını, Rusya, İngiltere ve Fransa bölgeyi karıştırana kadar, Türklerle Rumların gayet iyi anlaştıklarını da hatırlatmakta yarar var.) Trabzon'da Türklerin kurduğu ilk futbol kulübü Trabzon idman Yurdu idi. Ancak 1913’te kurulan bu kulübün üyeleri, Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle, bir yıl sonra, 1914’te silahaltına alınınca, kulübün faaliyetleri de sona erdi. Kurumsal süreklilik açısından bakıldığında, Trabzon'da futbolun temelleri, 1921 yılında, Trabzon İdman Ocağı’nın kuruluşuyla atılmıştır. Trabzon İdman Ocağı bugünkü Trabzonspor'un kökeni olarak kabul edilmektedir. Anadolu'nun işgal altında olduğu bu yıllarda Muallimler (Öğretmenler) Cemiyeti üyesi bir grup eğitimci genç, bir yandan Mustafa Kemal'in öncülüğünü yaptığı hareketin siyasal faaliyetlerine destek veriyor, bir yandan da Trabzon'da hem eğitim hem de spor alanında ciddi bir çıkış gerçekleştiriyorlardı. Bu çerçevede, Münir Pertev Subaşı, Hıfzırrahman Raşit Oymen, Burhanettin Kayaoğlu, Tevfik Yunusoğlu, Kemal Özsubaşı, Ali Yusufoğlu ve Sami Ulusman bir araya gelerek 20 Ocak 1921'de Trabzon İdman Ocağı’nı kurdular. Trabzon'da futbolun gelişmesinde söz konusu şahısların kişisel girişimlerinin ve mücadelelerinin çok büyük rolü olmuştur. (Bu arada Trabzon İdman Ocağı’nın faaliyetlerinin futbolla sınırlı olmadığını, 1924 Paris Olimpiyatları'na bile atletizm dalında sporcu gönderdiğini hatırlatalım.)
Trabzon idman Ocağı'nın kuruluşundan iki yıl sonra, 1923 yılında, bu kulübe rakip olarak Trabzon İdman Gücü adı altında yeni bir kulüp kuruldu. İki takım arasındaki rekabet Trabzon’da futbol gelişmesine önemli bir katkı sağladı. Ancak bu rekabet, Trabzon içi müsabakalarda, zaman zaman İdman Ocağı, zaman zaman da İdman Gücü'nün başarısıyla, başa baş denebilecek biçimde geçmiş olsa da, Türkiye çapında daha çok Trabzon İdman Ocağı'nın lehinde gelişti. Trabzon İdman Ocağı 1957-58 1963-64 ve 1965-66 sezonlarında Türkiye Amatör Ligi şampiyonu olarak Türkiye'ye adını ilk duyuran Trabzon takımı oldu Trabzon'da futbolun iki dönüm noktası vardır. Birincisi 20 Ocak 1921 tarihidir. Bu tarihte Trabzon İdman Ocağı kurulmuştur. İkinci 2 Ağustos I967’dir. Bu tarihte Trabzon İdman Ocağı’nın diğer üç Trabzon takımıyla birleşmesi sonucunda Trabzonspor kurulmuştur. Başka bir deyişle, Trabzonspor, Trabzon içi rekabetin ortadan kalkması, güçlerin birleştirilmesi sayesinde kurulmuştur. Trabzon'un o dönem hala aktif olan en eski kulübü Trabzon İdman Ocağı, ondan birkaç yıl sonra kurulan "ezeli rakibi" Trabzon İdman Gücü, 1955’te kurulan Karadeniz Gücü ve 1956 da kurulan Martıspor'un birleşmesiyle, yani dört takımın birleşmesiyle, Trabzonspor Kulübü, Bordo-Mavi renkler altında, 2 Ağustos 1967'de resmen kurulmuştur. (Trabzonspor'un kurucuların Ali Osman Ulusoy, Rıfat Dedeoğlu, Sebahattin Kumcuoğlu, Süha Akçay, Salih Erdem, Sabit Sabır, Ruhan Ongür, Nizamettin Algan, Nihat Karanis, İhsan Kazancıoğlu, Nihat Nemli, Mahmut Celal Durmuş, Avni Yurdagül, Refik Karaağaçlı, Ahmet Yıldırım, Hasan Ataç, Bahri Cerrahoğlu, Sabri Uğurbaş, Nihat Özgür, Osman Tomruktur. Trabzonspor bu kişilere ve tabii ki kuruluştan sonra Trabzonspor efsanesinin yaratılmasında büyük emeği geçen eski başkanlardan Şamil Ekinci'ye, eski Teknik Direktörlerden Ahmet Suat Özyazıcı ve Özkan Sümer'e, Şenol Güneş, Ali Kemal, Faruk Özak, İlyas Akçay, K. Turgay, Ali Yavuz, Hüseyin Tok, Ahmet Ceylan, Cengiz Akçay, Mehmet Cemil, Necmi Perekli, Bekir Barçın, Turgay Semercioğlu gibi dönemin futbolcularına çok şey borçludur). Bu yazının sonu mu? Bu yazının sonunu Trabzonlular, Trabzonsporlular, Trabzon'a ve Trabzonspor'a gönül verenler yazacaklar. 20 Ocak 1921 ruhunun yaratıcılığıyla, dinamizmiyle, Ağustos 1967 ruhunun dayanışmasıyla, güç birliğiyle...
HAKAN KULAÇOĞLU Kimdir?
Hekim, futbol yazarı. 1963’te Trabzon'da doğdu. 1980'de Trabzon Lisesi'ni, 1986'da Ankara Üniversitesi Tip Fakültesi'ni bitirdi. 1991’de Genel Cerrahi Uzmanı, 2000'de doçent oldu. 1995te başladı futbol yazarlığında; Karadeniz, Günebakış, Fotomaç, Fanatik, Pas, Radikal Futbol, Futbol Plus, Goal gibi gazete ve dergilerde, ntvmsnbc.com in-
ternet portalında yazdı. Trabzonspor yazılarını 2001'de, Fotomaç ve Fanatik ‘teki köşelerinin başlığı olan Ameliyat Masası adıyla kitaplaştırdı.
Kaynak: Derleyen Hakan Kulaçoğlu “Fırtına, İhtilal, Efsane Trabzonspor” kitabından yazılmıştır.