Genelde erkek çocukların yaşama merhaba demesinin akabininde ilk sosyal çevresindeki arkadaşlıklarda oynanan ilk oyun futboldu. Gelişen dünya ve global endüstri her ne kadar insani duyguları köreltsede geçmişin anılarını hafızalardan silemiyor. 80 ve 90 lardaki Çocukluğunu az bir şey gözünün önüne getiren her erkek ister 30 ister 70 yaşında olsun geçmişteki mahalle maçlarına muhakkak dalar. Ama nasıl dalmasın ki? Kolay değildir ki çocukluğunu unutmak. Şöyle bir düşündüm de benim ilk aklıma gelenler ve gözlerimi dolduranlar şöyleydi. Küçük sokak araları ve caddelerde yapılan maçlarda bahçeye kaçan top için Atan alır derdik, ya da zar zor aldığımız topu sert bir şekilde camın demirine vurup patlatandan ya parasını yada ortaklaşa alacağız dediğimiz günleri? Ya da pis burunla abanma, 3 kere topu yere sektirdiği halde önünden çıkmayan karşı rakip oyuncusuna dalaşan kalecimizi haklı görmemi, sert gelen bir topun münasip yere değdiğinde kendini yere atana, kalk çabuk işe işe diye hep birlikte tıbbi müdahale yaptığımız günleri, kendim veya diğer mahallenin maçı seyretmeye gelen kızlarına hava atmak için 10 kişinin arasına girip topu kaptırmamak için can hıraş koşturduğum dönemleri, doğru düzgün paramız olmadığı için üstü beşiktaş altına siyah bir şortu uydurduğum komik ama samimi hallerimi nasıl unutabilirim ki? Benim gibi çok eminim nice kardeşim bu hisleri hep yaşamıştır. Şimdi nereden geçsem koca koca beton yığını binaların arasına sıkışıp top oynamaya gayret gösteren çocukları gördüğümde bir sigara yakar 5 dakika izler kendi çocukluğuma dönerim. Bizim zamanımızda toprak sahanın tozunu yutmak yemek içmek gibiydi. Olaki illa sokak arasında evlerin yakınında oynuyorsak eğer annelerimizin uzağa gitmememiz için tembihlemesinden sonra biz de herhangi bir duvara kale direkleri çizer gene de futbolumuzdan ayrı kalamazdık. Bizler sanki şimdiki çocuklara göre şanslıydık. Toprak Futbol sahası bizim için her yerdeydi. Çünkü gecekondu semtlerine henüz gökdelenler girmemişti. Belki paramız olmuyor bir topu alamıyorduk, patlayan topu yamalayıp şişiriyorduk, belki göz ağrımız Kames toplardı ama gene de bence şanslıydık. Şimdi ki çocukların artık hayatlarında böylesi samimi ve içten günlerin hiç olduğunu sanmıyorum. Teknolojiyi kötülemiyorum ama bana eski samimi tadıda vermiyor. Playstation Barcelona, Real Madrid kadrosuna sahip olup en az 20 gol bile atıp oyunu büyük bir zevkle oynamak, bana, yırtık spor ayakkabı, bir biri ile alakasız forma ve şortu uydurup giymek, bir kames top ile önümdekilere çalım atıp topu dışarıya vurup ah ulan dediğim o günlerin tadını vermiyor. Gerçekten vermiyor. Evet eski mahalle maçlarımız yoksuldu ama samimiydi, güzeldi, anılarımızın yaşanmışlıklarımızdan daha kaliteli olduğunu gösterirdi. Şimdi çok arıyorum gerçekten bir toprak saha da bir mahalle maçı yapmayı. İnşallah o hisleri eşşek kadar adam olsamda bir daha yaşarım. İnşallah.
ESKİ MAHALLE MAÇLARI YOKSULDU AMA SAMİMİYDİ
ESKİ MAHALLE MAÇLARI YOKSULDU AMA SAMİMİYDİ
spor şöleni spor şöleni
Amatör Ligler
ESKİ MAHALLE MAÇLARI YOKSULDU AMA SAMİMİYDİ
Paylaş: